Twitter gün geçtikçe etkisini arttıran ve hayatın her alanında gündem maddesi haline dönüşen pandemik yapıdaki koronavirüs (COVİD-19) salgını sırasında markaların nasıl bir yol izlemesi gerektiğiyle ilgili tavsiyeler paylaştı.

Twitter Next Global Başkanı Alex Josephson ve Twitter Next Direktörü Eimear Lambe tarafından hazırlanan blog yazısında, koronavirüs salgınının markalar için bir pazarlama fırsatı olmadığını ve markaların herhangi bir sağlık duyurusu ile doğrudan kendilerini ilişkilendirmemesi gerektiğini vurguladı. 2020 yılının en çok kullanılan ikinci etiketinin #Coronavirus olduğunun belirtildiği yazıda, her 45 milisaniyede koronavirüs hakkında yeni bir tweet atıldığı aktarıldı. 

İnsanların bilgi alma, haberleri görüp paylaşma arzuları nedeniyle kriz yönetimi konusunda Twitter’ın önemli bir platform olduğu belirtilerek, içeriklerin önem derecesi en yüksek olacak şekilde arama sonuçlarında ve ana sayfada ön plana çıkarıldığı bilgisi aktarıldı. 

Kriz dönemlerinde müşteri, çalışan ve ekosistemle iletişimin yerinin öneminden bahseden Twitter, markaların ilk önceliğinin kendilerini tanımak ve iletişim konusunda izleyecekleri yolun diğer markaları taklit etmek yerine özgün olmaktan geçtiğini vurguluyor. Bu tavsiyelere örnek olarak Alphabet ve Google CEO’su Sundar Pichai’nin 3 Mart tarihinde paylaştığı şu tweet’i ve Slack’in 4 Mart tarihli tweet’lerini gösteriyor.

https://twitter.com/sundarpichai/status/1234887183896461313

https://twitter.com/SlackHQ/status/1235289916390637573

Twitter’ın vurguladığı ikinci husus ise markaların kullanacağı ses tonunun önemi. Bu hususa göre markalar şartların değişkenliğine göre kullandıkları dilde değişim göstermeli, alaycı ve eleştirel bir tutum yerine daha çok empati, anlayış ve hatta mizahın bulunduğu tavırlar içerisinde bulunarak olumlu bir yansıma alabilirler. Mizah kullanımına dair ise Dr. David Shiffman’ın şu tweet’i örnek olarak sunuluyor. 

https://twitter.com/WhySharksMatter/status/1235323054986792963

Twitter’ın markalara bir diğer tavsiyesi ise gündem takibi. Bir bilginin doğruluğunun her an değişme potansiyeli olduğu günümüzde, doğru olan bir bilginin ertesi gün yanlış olma potansiyeli taşıması nedeniyle Twitter gündem ve haberlerin yakından izlenerek gerektiğinde sessiz kalınmasını öneriyor. 

Markalara yönelik olan tavsiyeler dizisinde bir sonra ki adım, müşteri davranışlarındaki değişimin ön görülmesini içeriyor. Evden çıkmamaları ya da kendilerini izole etmeleri istediğinde insan davranışlarındaki değişimler ile ihtiyaçların da değişeceğini belirten Twitter, paralel bir değişimin insan ve işletmeler arasındaki etkileşimde de görülebileceğini düşünüyor. İnsanların daha az bir araya gelmeleri nedeniyle James Bond filminin vizyon tarihinin Nisan ayından Kasım ayına çekilmesini örnek veren Twitter, örneklerini havayolu şirketlerinin müşterilere sunduğu çözümler, virüsün ilk görülen noktası olan Çin’de e-ticaret talebinin artması ve canlı yayınların yükselmesiyle çoğaltıyor.

https://twitter.com/JetBlue/status/1232803746423459842

https://twitter.com/SouthwestAir/status/1234547525526441984

Kriz dönemlerinde insanların güvenilir bilgi taleplerinin olduğunu belirten Twitter, onaylı hesapların koronavirüs hakkında paylaşım yapmaya daha eğilimli olduklarını vurguluyor ve Koronavirüsle ilgili tweet’lerin yüzde 75’inin retweet’lerden oluştuğunu aktararak kriz anlarında retweetlerin öncellikli bilgi paylaşım yöntemi olduğunu ekliyor. Twitter markaların insanları belirsizlik ve panik halinden uzaklaştıracak paylaşımlar içerisinde bulunmasını önerirken, buna örnek olarak e-ticaret platformlarının stok durumu hakkında kamuoyuna güncel bilgi sunmaları ve böylelikle de panikle yapılan alışverişlerin önüne geçilebileceğini vurguluyor. Bunun yanı sıra yazıda şirketleri etkileyen önemli bilgi ve çalışan sağlığında olumsuz etkilerin görülmesi halinde bu bilgiyi paylaşmanın seçenekler arasında bulunması gerektiği aktarılıyor. Twitter bu seçeneğe örnek olarak çalışanları arasında koronavirüs hastası bulunduğunu açıklayan ve güncel olarak hastanın durumu hakkında bilgi sunan Telefónica’nın tweet’ini veriyor.

https://twitter.com/Telefonica/status/1235317758960848898

Kriz dönemlerinde bir diğer önemli husus ise liderlik hakkında. Belirsizliğin hâkim olduğu dönemlerde uygun politikalar geliştirerek, çalışanları destekleyip onlara liderlik etmek pazardaki diğer markalara yol gösterebilir. Twitter bu tavsiyesini şu tweetlerle örneklendiriyor:

https://twitter.com/rachelmercer/status/1237466032467574784

https://twitter.com/terancethatch/status/1235897200137379841

İşlerinin yapısı gereği bazı markaların (finans, turizm, havayolu vb.) salgından daha çok etkilendiğini belirten Twitter, müşterilerle doğrudan etkileşime geçerek destek sunmanın dışında konuyla ilgili girişimler oluşturma aşamasında Twitter’ın da kullanabileceğini hatırlatıyor. 

Olağanüstü durumlarda haber döngüsünün yoğun ve yorucu olabileceğini vurgulayan Twitter, eğlenceli içeriklerin etkisinin uzun sürebileceğini düşünüyor. Twiter, insanların bir yandan koronavirüs hakkında konuşurken bir yanda da spor, seçim, televizyon, eğlence ve komik içerikleri takip ettiklerini hatırlatarak, kullanılan ses tonuna dikkat edilerek bu içeriklere de devam edilebileceğini belirtiyor. Koronavirüs gibi kitlesel salgınların yarattığı kriz dönemlerinde bardağın dolu tarafına bakılması gerektiği görüşünde olan Twitter, Çin’de karantina altındaki insanlar arasındaki bağın ve pozitif bakış açısının ne kadar önemli olduğunu bir örnekle anlatıyor ve pozitif içeriklerin insanların dikkatinden kaçmadığı, uygun şartlarda markalarla insanlar arasında bağlantı kurmaya devam edilmesi gerektiğini belirtiyor.

https://twitter.com/janisfrayer/status/1221966020073508864

Kaynakça

https://mediacat.com/twitterdan-markalara-coronavirus-doneminde-iletisim-tavsiyeleri/

Süleyman Arif Gürü

Halkla İlişkiler ve Tanıtım

 4.Sınıf